Çekül Temsilcisi Dr. Dinççağ: "derneklerimiz Çağın Gerisinde Kalmış, İşlevini Yitirmiştir"

Türkiye’de pek çok dernek olmasına rağmen, üye bulamayan, üye desteğini yitirmiş, sadece bir iki kişinin yürüttüğü toplumsal tabanı olmayan binlerce dernek olduğunu hatırlatan Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL) Samsun Temsilcisi ve Halk Sağlığı Uzmanı Dr. M. Emin Dinççağ, "Derneklerimiz çağır gerisinde kalmış ve işlevlerini yitirmiştir" dedi.Demokrasinin olmazsa olmaz kurumları, bağımsız dernekler, non-governmental organizasyonlar olmadıkça demokratik hayata katkı sağlanamayacağını ifade eden Dr. Dinççağ, "Derneklerin halktan destek almaları ve güçlü olmaları ile katılımcı demokrasi mümkün olabilir. Bugün Türkiye’de ve Samsun’da sivil toplum örgütleri zayıf, görevlerini istedikleri gibi yapamayan, idarenin ilgi göstermediği kurumlar haline gelmiştir. Pek çoğunun mekan sıkıntısı, maddi sıkıntısı ve teknolojik sıkıntısı vardır. Dolayısıyla dernekler, güçsüz ve işlevsiz hale gelmiştir. Yasa ile kurulmuş meslek örgütleri dışında, sivil toplum örgütleri, dernekler, günümüzde çağın gerisinde kalmış, işlevini Maalesef yitirmiş, toplumsal desteğini kaybetmiştir. Kuru tabela örgütleri haline gelmiştir. Çok az bu tanımın dışında olan dernek olsa da genel yargı değişmez. Dernekler 1-2 kişi dışında faaliyetlerine katılacak kişi bulamamaktadır. Toplumsal tabanlarını kaybetmişlerdir" diye konuştu.Hemşehri derneklerini bu konunun dışında tutulması gerektiğini belirten ÇEKÜL Samsun İl Temsilcisi Dr. M. Emin Dinççağ, "Çünkü, onların hemşehri dayanışmasından öte bir beklentisi ve hedefi yoktur. Şenlik düzenlemek, hemşehrisine kamu idaresinde yardımcı olma görevi ile sınırlıdırlar. Derneklerin, güçsüzlüğü ve istenilen desteği bulamaması demokratik standartların gelişmesini engellemektedir. Türkiye’de AB ye giriş sürecini olumsuz etkilemektedir. Derneklerin eskimiş, toplumsal kabul görmeyen geçmiş yöntemleri bırakarak hızla sosyal medyada yer almaları, bilgisayar ortamını kullanmaları daha fonksiyonel olabilmeleri için şarttır. Bağımsız ve güçlü olmaları, amaç ve görevlerini üye desteği ile yapmaları ve seçilmiş idarecilerin makam ve mevki için dernekleri suistimal etmemeleri, derneklere güvenin artması ve toplumsal destek için gereklidir. Toplumun derneklere, sivil toplum örgütlerine, ilgisi çok azalmıştır. Dernekler, toplumun vicdanıdır. Halkın istek ve taleplerini yürütme organına idarecilere götüren kurumlardır. Daha kaliteli ve sözü geçen, toplumsal desteği olan sivil toplum örgütleri ile demokratik standartların daha yükselmesi sağlanabilir. AB yolunda ilerlememiz mümkündür" şeklinde konuştu.

Afyonkarahisar'da 3 kişinin silahla yaralandığı kavgayla ilgili yakalanan zanlı tutuklandı

Ordu’nun ilçelerinin çehresi değişiyor

Giresun’da istihdam seferberliği devam ediyor